Sosyal fobisi olan kişilerde, “amirleriyle ya da yetkili birileriyle konuşmada ve haklarını savunmada güçlük çekme, hayır diyememe, aşağılanma ve başaramama” düşüncelerinin sıklıkla görüldüğü “Sosyal fobi, kişinin mesleki ya da akademik ortamlarda gerçek performansını göstermesine engel olabilir. Küçük düşme, becerememe korkusu ve eşlik eden yüzde kızarma, ellerde titreme, çarpıntı, nefes darlığı, baş dönmesi, bulantı ve karın ağrısı gibi fiziksel belirtiler hastanın korktuğu tepkilerle karşılaşmasına neden olup kaygılarını daha da artırabilir. birde seçim stresi eklersek hele hele yaş 60 ı geçtiyse vay halinize!!!!
Başkalarıyla etkileşime girmekten kaçınma ve yalnızlık, kendisinden beklenen performansı gösterememek, başarısızlık hissi sıklıkla eşlik edebilecek depresyonun olası nedenleri arasındadır. Sosyal ortamlara girmeden ya da belli bir eylemi gerçekleştirmeden önce sakinleşmek amacıyla alkol kullanımı zamanla bağımlılığa dönüşebilir. bunun yanında altılı ganyan bağımlılığı da yapabilir..
Erken tanı ve tedavi,, iş yaşamı ve başkalarıyla etkileşimi gerektiren tüm alanlarda işlevsellik kaybının en aza indirilmesi için büyük önem taşımaktadır. Sosyal fobi tedavisinde farmakolojik ve psikoterapötik yaklaşımlar esastır. İlaç tedavisi doktor kontrolünde olduğu müddetçe bağımlılık yapmaz, hatta sosyal fobiye ikincil gelişebilecek madde bağımlılığını önlemede yarar sağlar. Psikodinamik yaklaşımlı tedavi, bilişsel ve davranışçı yöntemlerle (yüzleştirme-gerçek yaşamda alıştırma, sosyal becerileri aksatma yanı bu sayılan bütün sorunları ,,bizim sendikacılarda mevcut. gerçi daha öncede stresten uzak durmaları için uyarılarda bulunmuştum ama beni dinlemiyorlar bizim önerileimiz dostçadır.........
abdulrahimkaplan@hotmail.com
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder